PİERRE LOTİ TEPESİ / MAYIS 2012
>> 3 Eylül 2012 Pazartesi
HALİÇ
PİER LOTİ TEPESİ !
Bazı yerlerin kendine has dokusu, kendine ait öyle güçlü enerJileri vardır ki, daha adımınızı ilk attığınız andan itibaren size konuşmaya başlar ortam !
Haliç, Pier Loti tepesinde olduğu gibi... Konuşmaya gerek yoktur, kuvvetli duygular size müsaade etmez zaten... Dinlemesini bilirseniz şayet, Onun size anlatacakları ne çoktur..
Ben hep seçeneklerden hep ' dinlemeyi' seçerim, kulaklarıma bir melodi gibi, nağme nağme yayılmasını tercih ederim.. Gözlerime hediye ederim Şehrimi İstanbul'umu... Orhan Veli misali gözlerim kapalı dinlerim zaman zaman.. Ve hiiçç DOYAMAM !
hER GELİŞ ilk geliştir benim için, bıkmadan usanmadan, hatta senede iki üç kez gelmesem en derinden ses verip çağrılan...
Çok başkadır buralar benim için anlamı en derin olanından...
Pier Loti ( Pierre Loti- asıl adı -Louis Marie Julien Viaud ) Genç bir Fransız Romancısı - aynı zamanda Deniz Subayı. Albaylığa kadar yükselip, Ortadoğu ve Uzakdoğuda seferlerde görev aldı.
Romanlarında yolculukları sırasında edindiği tüm bilgi kültürünü kullanarak kitaplar yazardı...
İstanbul'a gelip hayran olur , kalmaya karar verdiğinde de Eyüp'ü seçer .. Osmanlı kültüründen etkilendiğinden bir çok romanına bu özellikleri yansıdığı belliydi ..
Kendi Hükümeti ve Fransız Akademisi tarafından Nişan'a layık görüldü..
Aziyade adlı romanını Eyüp'de tanıdığı Bir Türk kızına olan aşkından dolayı kaleme aldı.. Amma velakin Kavuşamadılar !
1913 yılında yazdığı La Turquie Agonisante (Can Çekişen Türkiye) kitabıyla Batı politikalarını eleştiren Loti aynı yıl devlet konuğu olarak Türkiye ye geldiği zaman, Tophane Rıhtımı'nda büyük bir törenle karşılanarak Sultan Reşat tarafından sarayda ağırlandı.
Balkan savaşlarında , 1 dünya savaşında ve sonrasında Anadolu işgalinde Avrupa ya karşı hep Türkler'i savundu. Millî Mücadele döneminde Anadolu'daki direnişe destek vermesi ve kendi ülkesi olan işgalci Fransa'yı ağır bir dille eleştirmesiyle Loti, Türk halkının da sempatisini kazandı. Öyle ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi 4 Ekim1921 de Pierre Loti' ye şükranlarını sunan bir mektup yolladı.
Bununla birlikte Pierre Loti, 1920 yılında "İstanbul Şehri Fahri
Hemşehrisi" olarak kabul edildi ve onun adını taşıyan bir de cemiyet kuruldu.
Daha sonraları İstanbul'da Divanyolu nda bir caddeye "Pierre Loti Caddesi" ve Eyüp'te bir kahvehaneye de "Pierre Loti kahvesi" adı verildi. Günümüzde bu kahvehanenin olduğu tepe de Pierre Loti Tepesi olarak anılmaktadır. Ayrıca bu tepeye ulaşmak içinde insa edilen Eyüp-Piyerloti teleferiği de isminde Loti anmaktadır.
1925 yılında Nazım Hikmet yazdığı Şarlatan Piyer Loti şiirinde kendisinden şöyle bahsediyordu:
Hatta sen Pier Loti! Sarı muşamba derilerimizden birbirimize geçen tifüsün biti senden daha yakındır bize Fransız zabiti ! | ||
Geçmişin hesaplaşmalarını bir bir anımsayarak yorgunluk kahvelerimizi yudumlamış, sevgili arkadaşımla Mayısın son haftasında mis gibi İstanbul kokulu bir güne daha veda etmiştik...
Ben yine derim Ki
İSTANBUL'U SEVMEZSE GÖNÜL, AŞKI NE ANLAR ? :=))
GELİN, YETERKİ GELİN SEVİN !
3 yıl öncede buradan yazmıştım
2 yorum:
düşsün suya yer yer erisin eski zamanlar... Minür Nurettin'in sesinden dinlemek ne hoş, tarif edilemez bir şey :)
Çok özür diliyorum: 'Minür' değil, 'Münir' olacaktıi
Yorum Gönder