- Yüz yüze dostluklar vardır. Güneşle ayçiçeğinin dostluğu böyle bir dostluktur mesela. Ayçiçeği sabahtan aksama kadar hiç ayıramaz yüzünü güneşten.
-Uzak dostluklar vardır. Denizlerin ortasındaki bir adayla, dağların arasındaki bir göl, birbirlerinin uzak dostlarıdır. Dostluklarını gündüz kuşlarla, gece yıldızlarla iletirler birbirlerine...
- Sessiz dostluklar vardır. Dilsiz bir adamla, duymayan bir başka adamın elleri arasında sessiz bir dostluk oluşur. Her şeyden konuşur sessizce bu eller...
- Uzun dostluklar vardır. İkindi güneşinin altında uzayan gölgeler birbirlerine kavuşurlar ve uzun boylu bir dostluk oluşur aralarında...
-Günün birinde ölen dostluklar vardır. Bir bahçe içindeki ahşap ev ile yanı başında duran ceviz ağacının dostluğu gibi... Bir gün kocaman elli adamlar ve kocaman gövdeli makinalar o bahçeye girip de, bir süre sonra evin ve ceviz ağacının yerinde asık suratlı binalar yükseldiği zaman ölen dostluklar...
- Vakitsiz dostluklar vardır. Bir peçete, bir kâğıt mendil vakitsizce dostu oluverir gözlerimizin... Ya da ayrılırken verilen bir dal karanfil ellerimize o anda gelen dostluktur...
- Bakımsız dostluklar vardır bir de... Zaten var, zaten dostuz deyip yıllarca bir telefonun, bir kaç cümlelik mektubun, bir mailin bile çok görüldüğü dostluklar...
.............................................................................
-BİRDE ELBETTE SİZLER VARSINIZ, HER SANİYESİNDE GÖNÜL SARAYIMIN BAHÇESİNDEN BANA SESLENEN,MASALIMA HİÇ İHMAL ETMEDEN, BİNBİR HALİNİZLE RENK VEREN...
VE :
HER ŞEY YOLUNA GİRENE KADAR,
HİÇ BİR DOSTLUĞUN BAKIMSIZ KALMAMASI DİLEĞIYLE...
DOSTLUKLA BİR SÜRELİĞİNE VEDA EDİYORUM,
HEPİNİZE HERŞEY İÇİN MİNNET DOLU TEŞEKKÜRLER.
***Yokluğumuz da ,sevgili yeğenim Jale yorumları yayımlayacaktır.